'Bütün insanlar engel olmaya kalksa bile, asla, hiçbir zaman, kim ne derse desin' anlamında, yine bildiğini yapma durumu için kullanılır.'Dünya bir araya gelse de ben o More…
Bir kenara çekilip toplum ile ilişkisini kesmek, toplumun yaşayışına karışmaz olmak, daha çok ibadetle meşgul olmak ve dünya işleriyle ilgilenmez olmak.'Bizim komşu her nedense More…
Çevresinden, çağından ve çağının getirdiklerinden, zamanında yaşanan hayattan haberli olmamak.'Sen dünyadan haberi olmayan bir adamsın, ne anlarsın bu işten, lütfen karışma!' More…
Dünyada insanın başına neler gelebileceğini öğrenmek, zorluklarla karşılaşmak, tecrübe kazanmak.'Elbet sen de bir gün dünyanın kaç bucak olduğunu anlayacaksın.'
1. İşi kimi zaman iyi, kimi zaman kötü olarak güçlükle, uğraşa uğraşa (yapmak). 2. Biriyle yakın ilişki kurarak.'Sokak serserileriyle düşe kalka iyice bozuldu, sapıttı.'
1. Yakın arkadaşlık etmek. 2. Yasa ve gelenek dışı kadın ve erkekle birlikte yaşamak veya sık sık bir araya gelmek.'Seni bu hâle getirenler düşüp kalktığın arkadaşlarındır. Hâlâ More…